Rüstem Paşa, 1500 yılında bugünkü Hırvatistan’da doğmuş, Osmanlı
ülkesine getirildikten sonra devşirilmiş ve devlet hizmetinde yer
almıştır.
HÜRREM SULTAN'IN SADRAZAMI
Önce Diyarbakır Valisi olmuş, III.
Vezir görevindeyken Şehzade Cihangir ve Bayezid’in sünnet düğünlerinde Mihrimah
Sultan ile evlenmiştir. Damat Rüstem Paşa kısa zamanda Hürrem Sultan’ın en
güvendiği kişi durumuna gelmiştir.
Hatta sadrazamlık mertebesine yükselmesi de
bu sayede olmuştur diyebiliriz.
Zira Sadrazam Hadım Süleyman Paşa’nın
sadrazamlıktan azledilmesi üzerine bu göreve II. Vezir Divane Hüsrev Paşa’nın
getirilmesi bekleniyordu. Fakat ne var ki Rüstem Paşa, Hürrem Sultan’ın da
teşviki ve emriyle bu ikisini birbirine düşürmüş ve Sultan Süleyman bu kavganın
üzerine III. Vezir görevinde bulunan Rüstem Paşa’yı sadrazamlığa terfi
ettirmiştir.
ŞEHZADE MUSTAFA'NIN ÖLÜMÜ
Rüstem Paşa 1544 yılında
getirildiği sadrazamlık görevine 1553 yılına kadar devam etmiştir. Sadrazamlık
görevinden azledilmesinin sebebi ise Rüstem Paşa’nın, Hürrem Sultan’ın entrika
ortağı olmasıdır.
Öyle ki bu entrika Şehzade Mustafa’nın ölümüne sebep olmaya
kadar varır. Zira Hürrem Sultan’ın öncülüğünde Rüstem Paşa, Şehzade Mustafa’nın
mührünü taklit ederek onun ağzından İran Şahı Tahmasb’a mektuplar yazmış ve
mektubu öğrenerek kendisine ihanet ettiği, tahtında gözü olduğu iftirasına
inanan Sultan Süleyman oğlunu katlettirmiştir.
Ancak yeniçerilerin Şehzade
Mustafa’yı çok sevmesi ve ayaklanma çıkarabileceği endişesiyle Sultan Süleyman,
Rüstem Paşa’yı 1553′te azlederek yerine Kara Ahmet Paşa’yı getirdi. Hürrem
Sultan ve Mihrimah Sultan'ın bu durumu kabullenmeyerek Rüstem Paşa’nın tekrar
sadrazam olması için uğraşları sonunda Rüstem Paşa tekrar sadrazam oldu. 1561′e
kadar da bu görevde kaldı.
EBVAB-I RÜŞVET FATİHİ
Rüstem Paşa, tarihçiler tarafından
Osmanlı’ya rüşveti getiren kişi olarak anılır. Hatta rüşvet alma işini o kadar
abartmıştır ki bu işi aleni bir şekilde yapmaktan ve belli bir tarifeye
bağlamaktan çekinmemiştir. Bu nedenle Osmanlı kaynaklarında Rüstem Paşa’nın bir
diğer sıfatı ‘Ebvab-ı Rüşvet Fatihi’ yani rüşvet kapısını fetheden
kişi.
KEHLE-İ İKBAL
Rüstem Paşa için kullanılan bir diğer sıfat ise
Kehle-i İkbal’dir. (Yani bitiyle bahtı açılan kişi!)
Bunun da hikayesi şöyledir;
Rüstem Paşa’nın Mihrimah Sultan ile evleneceğini duyan Rüstem Paşa karşıtları
onun cüzzamlı olduğuna dair dedikodu çıkarır. Sultan Süleyman bunu duyar ve
doğruluğunun araştırılmasını ister. Yapılan muayenede Rüstem Paşa’nın bitli
olduğu anlaşılır ve padişaha dedikoduların asılsız olduğu söylenir. Zira
cüzzamlı kişinin üzerinde bit barınamazmış.
EN ZENGİN İKİNCİ KİŞİ
Osmanlı devlet yönetimindeki bozulmanın
en büyük sebeplerinden biri rüşvettir. Rüşveti Osmanlıya getiren ve
yaygınlaştıran Rüstem Paşa’nın mal varlığı ise dillere destandır ve padişahtan
sonraki en zengin kişi olduğu söylenir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder